Mükemmel
diyorum çünkü bu kek gerçekten inanılmaz bir lezzet oldu. Daha hafif, daha
sağlıklı hale getirmek için o kadar uğraştım ki, ölçüleri tutturana kadar,
benim için bir sanat eserinden farksız bir hale geldi. Daha da güzeli damağıma
da hitap etti. Her
yemeğin, tatlının, pastanın, böreğin vs. kısa da olsa bir hikayesi vardır bana
göre. Yediğinizde, daha o lokmayı yutmadan onunla ilk tanıştığınız zamanları,
onunla yaşadığınız olayları ve o olaylarda size eşlik eden kişileri hatırlayıverirsiniz
bir anda. Benim mükemmelimin bana hatırlattığı kişi annem, olay ise eşimin
ailesinin topluca – küçümsemeyin hiç hatırladığım kadarıyla evde 14 kişi
kadardık – ev görmeye gelmeleri, tarih Temmuz-2008… Bu tarifi o ayki yemek
dergilerinden birinden annem göstermişti bana. Malum şeftali mevsimi, dergideki
her tarifin bir köşesinde mutlaka şeftali yer alıyor… Yani kaçmak mümkün değil.
Yapımı da kolay olduğu için sevgili annecim bana uygun gördü bu keki. Ben o
zamanlar daha 6-7 aylık evliyim, master yeni bitmiş, öyle yemek, pasta börekle
pek alakam yok anlayacağınız. Dolayısıyla canım annem halime acıyıp benim için
bu keki ve daha bir çok şeyi yapmayı kabul etti. Hatırlıyorum da o akşam masada olanlardan, ufak çaplı bir
açık büfe hazırlamıştık, sadece tek çeşit bana aitti, ama çok da lezzetliydi.
İlerleyen zamanlarda, hatta en kısa zamanda o yegane çeşidi de sizlerle
paylaşacağım çünkü o da lezzetli, hafif ve sağlıklı tarifler sınıfına giriyor.
Ayrıca benim ilk defa özenerek yaptığım ve herkes tarafından beğenilen bir
çeşit olma özelliğine de sahip. Neyse daha fazla detayı sıra ona geldiği zaman
vereceğim. Şimdi sevgili kekimin hakkını vermeliyim. İşte o akşam benim için
bir dönüm noktası oldu. Yiyecek değişik çeşitler hazırlamak isteği ilk o akşam
geldi bana. Harika
kabarmış bir kek, üzerinde şeftaliler ile masanın baş köşesinde, herkesin
yüzünü gülümsetmeyi beklerken canlandı şu anda gözümde. Bu kek, işte bu
nedenlerle benim için çok özel, ama en önemli sebebi keke annemin elinin değmiş
olması tabi… Çok sevgili Vicdan Balcı - anneciğim -, bu keki asla senin gibi hazırlayamam ama
kendi kulvarımda denemek istedim… Bu kek asla o akşamki kadar lezzetli olmaz
ama ben seni çoook seviyorum. Haydi şimdi malzemelerine bakalım. E haydi ama !!!
Malzemeler
- 4 adet orta boy şeftali
- 2,5 su bardağı tam buğday unu
- 1,5 su bardağı toz tatlandırıcı ( 1,5 su bardağı esmer şeker de kullanılabilir.)
- ½ su bardağı süt
- 1 paket kabartma tozu
- 1 paket vanilya
- 2 yumurta
Yumurta
ve şeker veya tatlandırıcıyı iyice kabarana kadar çırpıyoruz. Unutmadan
malzemelerimizin oda sıcaklığında olması gerekiyor ki kekimiz süper kabarsın.
Ben genellikle mutfak robotuna yumurtayı ve şekeri koyup, robotu da evdeki boş
odaya alıp bir süreliğine, 10-15 dakika kadar, varlığını unutuyorum. Ayaklı
mikseriniz varsa da çok güzel ama ben normal eski tip mikserlerle dakikalarca
bekleyemiyorum ne yazık ki. Olmamış civcivleri ve şekeri unutmuşken, 3 adet
şeftaliyi soyup, küçük küçük doğruyoruz. Ardından sütü, vanilyayı ekleyip,
kabartma tozunu ve unu karıştırarak birlikte ilave ediyoruz karşıma. En son
doğradığımız şeftalileri de ilave edip taht bir kaşık yardımıyla alttan üste
doğru karıştırıyoruz. Kek hamurumuzun kıvamı boza gibi olmalı bu da minik bir
tüyo olsun. Kekinizin kıvamını ise su ile ayarlayabilirsiniz. Önceden yağlanmış
kek kalıbına hamuru döküyoruz demeyeceğim, çünkü gereksiz yere kalıbı yağlayıp
pişen şeye ekstra yağ yüklemek bana hep saçma geldi. Onun yerine hafifçe
unladığımız kek kalıbımızı, unun fazlasını almayı unutmamak gerek, buz
dolabında bir süre bekletip içerisine kek karışımını dökmek de yapışmamasını
sağlıyoruz. Son kalan şeftalimizi de yarım ay şeklinde doğrayıp kekimizin
üzerine diziyoruz ve 180 derecelik fırında 35-40 dakika kadar pişiriyoruz. Ben
keklerimi genellikle soğuk fırında pişirmeyi tercih ediyorum, çünkü annem öyle
söylüyor. Bu sayede her yeri eşit oranda pişiyor ve
daha lezzetli oluyor çünkü. Unutmadan ilk 20 dakika hayati bir durum söz konusu
değilse fırının ağzını kesinlikle açmıyoruz.
Biz bunu çok sevdik ya siz ??
by Chef Na
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder